Vizyondaki Filmler (26 Aralık 2014)

 
Yusuf  & Yusuf
 
 
Yusuf, Ankara’lı bir dolmuş şoförüdür. Çocukluğundan beri arabalara olan merakı onu modifiye tutkunu haline getirmiştir. Yolda dolmuşa binmek isteyen Papaz dahil kimseyi es geçmez. Dolmuşta aldığı papaz görünümlü kişi aslında o gün şehre gelen Papa’ya suikast düzenleyecek bir militandır. Tesadüfe bakın ki bu militanın adı da Yusuf’tur. Bir Yusuf can almak için uğraşırken, diğer Yusuf can kurtarmak için çabalayacaktır.
 
 
Aşk-ı Suzan
 
 
 
Yusuf (Yasef), 19 yaşında, aksi, Tanrı inancını yitirmiş üniversite öğrenimi gören bir gençtir. Jacklin’in oğlu olan Yusuf’un hırçın olma sebebi babasız büyümesidir. Bir gün annesinin odasında bir fotoğraf görür. Bu fotoğraf annesi ile okuldan hocası Ragıp’ın yıllar evvel çektirdiği evlilik fotoğrafıdır. Ragıp, Yusuf’un öz babası değildir ve Yusuf asıl gerçeği Ragıp’ın anı defteri olan Aşk-ı Suzan’dan öğrenecektir.
 
 
İnsanları Seyreden Güvercin
(En duva satt pa en gren och funderade pa tillvaron)
 
 
 
Çağdaş zamanların Don Kişot ve Sanço Panza’sı gibi iki gezgin satıcıyı izleyen film, günümüzün, geçmişin ve geleceğin karmakarışık dünyasına absürd ve bir o kadar da gerçekçi bir bakış atıyor. Film, bize yaşamın ihtişamını, insanoğlunun kırılganlığını, içimizdeki mizahı hatırlatıyor; tıpkı bir ağacın dalına tünemiş ve bizleri seyreden bir güvercin gibi.
 
 
İki Gün ve Bir Gece
(Deux jours, une nuit)
 
 
 
Sandra, kocasının da yardımıyla hafta sonu karmaşık ve zorlu bir görevi yerine getirmek zorundadır. Birlikte çalıştığı çalışma arkadaşlarının yanına gidip onları ekstra maaş bonuslarının iptal olmasına ikna etmek zorunda olan Sandra, ancak bu şartla işine devam edebilecektir.
 
 
Ayı Paddington
(Paddington)
 
 
 
Harry Potter serisi ve Gravity’nin yapımcısından sevimli bir ayıcığın birbirinden komik maceraları.Perulu genç bir ayı olan Paddington, ailesinden uzakta, teyzesi Lucy tarafından büyütülmüştür. Teyzesinin Emekli Ayılar Evi’nde yaşamaya başlamasının ardından, bir geminin cankurtaran botuna binip kendisine bir yuva bulmak için Londra’da Paddington istasyonuna vardığında kaybolur ve şehir hayatının hiç de beklediği gibi olmadığını anlar. Onu tesadüfen bulup, boynuna asılı “Lütfen bu ayıya iyi bakın. Teşekkürler.” yazısını okuyan Brown ailesi, geçici olarak yuvalarını açar ve ayıcığın adını da onu buldukları istasyonun adı olan “Paddington” koyarlar. Sevimli ayıcığın şansı tam da iyiye giderken, onun ender görülen bir ayı türü olduğunu fark eden müzede görevli bir hayvan doldurma sanatçısının dikkatini çeker. O andan sonra işler karışacak ve Paddington yabancısı olduğu bu yerde, birbirinden komik ve heyecanlı maceralara atılacaktır.
 
 
Rec 4: Kıyamet Gecesi
([REC] 4: Apocalipsis)
 
 
 
Angela, zombi virüslü binadan kurtulan tek insandır. Gözlerini bir okyanus tankerinin karantina odasında açtığında güvendedir. Gemideki diğer insanlar için bu güven söz konusu değildir, zira tecrit edilmiş gemide zombi virüsü mutasyona uğrayarak, bedeni ve ruhu ele geçiren ölüm makinesine dönüşmektedir. Angela gemideki her şeyi silâh olarak kullanır.
 
 
Son Umut
(The Water Diviner)
 
 
 
Avustralyalı bir çiftçi olan Connor (Russell Crowe), 1919 yılında Çanakkale Savaşı'nın ardından Türkiye'ye gelir. Gelibolu'da savaşta kaybolan üç çocuğunu bulmak için arayışa koyulur. Arazide su bulma konusunda bir usta olan Connor, oğullarına ait bir iz bulabilmek için her şeyi yapacaktır.
 
 
Nikahta Keramet var mı?
(Peace After Marriage)
 
 
 
Filistin kökenli bir Amerikalı olan Arafat (Ghazi Albuliwi) cinsel hayatı çok yolunda gitmeyen bir adamdır. Günün birinde İsrailli bir kadının Yeşil Kart alabilmesi için onunla anlaşmalı evlilik yapmayı kabul eder. Ancak ailesi, bu evliliğe her şekilde karşı çıkacak ve sonlandırmak için ellerinden geleni yapacaklardır.
 
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder