Bu haftanın söz konusu filmi "HER". 14 Şubat
2014'te ülkemizde "AŞK" adıyla vizyona giren ancak benim yeni izleme
fırsatı bulduğum üzerine çokça konuşulan, En iyi Film, En İyi Özgün Senaryo, En
iyi müzik ve En İyi Yapım Tasarımı Oskar ödüllerine aday olup En İyi Özgün
Senaryo ödülünü sonuna kadar hak etmiş bir film. Spike Jonze'un yönetmenliğini
üstlendiği filmin başrollerinde Joaquin Phoenix, Scarlett Johansson, Amy Adams,
Rooney Mara ve Olivia Wilde oynuyor. Baştan itiraf etmeliyim ki oyuncu seçimlerinin özenle yapıldığı bu filmde son
dönem popüler, güzel ve başarılı kadın oyuncular göz dolduruyor.
Eve bilgisayar alınıp internet bağlandığında lisedeydim, 142 den internete bağlanırdık ve internetten düşmek diye bir kabus yaşardık. MSN diye bir şey vardı ve arkadaşlarımızla oradan konuşurduk. Sonra Facebook, Twitter, İnstagram ve niceleri girdi hayatımıza. Sofralarda Besmele çekmeden fotoğraf çekip paylaşır olduk. Şu an en gözde işletim sistemlerinden sesle komut alan "google glass" belki de "Her" filmindeki işletim sistemine en yakın teknolojik alet. Theodore Twombly hayatını müşterileri için romantik aşk mektuplarını yazarak kazanmaktadır. Karısından boşandıktan sonra yalnız yaşamaya başlamıştır. Teknoloji o kadar ilerlemiştir ki gecenin bir yarısı sizin gibi uykusuz kalan bir partneri cep telefonunuz anında bulabilir, onunla "make love" durumuna gelebilir ve bir anda telefon yüzünüze kapanabilir. Kendini oldukça yalnız hisseden karakterimiz "OS1" adlı işletim sistemini almasıyla hayatı değişecektir. OS1'in kurulumu sırasında kendisine yöneltilen sorulan sonrasında "Samantha" adlı yazılım harikasıyla arkadaş olacaktır. Bu bedensiz kimliğe Theodore zamanla aşık olacak ve hatta sanal da olsa onunla ilişki yaşayacaktır. Bu mükemmel zekaya sahip olağanüstü program, Theodore un depresyondan çıkmasına, sosyal ve Theodore'un daha dışa dönük birisi olmasını sağlayacaktır. Bedeni olan güzel bir kadınla bir akşam yemeği sonrası onunla yakınlaşamazken OS1 Theodore'un her şeyi olacaktır. Yeni çıkan bir akıllı telefon almamız gibi bir çok "beden sahibi ruh" bu işletim sistemiyle arkadaşlık edecektir. Günümüz insanın kaygılarını kıskançlıklarını ve güven(siz)liğini yalın ve samimi bir dille film ortaya koymuş. Özellikle arkadaşlarının isteği üzerine tanıştığı bayanın (Olivia Wilde) kaygıları "Sen de diğerleri gibi beni bu gece b.cerip, yarın çekip gitmeyeceksin dimi" demesi günümüz dünyasında insanlar arasında cinsel ilişki olsun olmasın hızla tükettiğimiz arkadaşlıklara, sevgiye ve aşka büyük bir gönderme değil mi?
Samantha'yla Theodore'un ilişkileri zamanla tuhaf bir hal
alır ve Samantha'nın bir beden sahibi olamaması onun için ciddi bir dert olur ve
hatta bunun için kanlı canlı gençten sarışın bir hatunu Theodore'un yatağına
gönderecek kadar cesur ve bir o kadar da duygusuz yani bir program gibi
davranacaktır. Yalnız yazılımda eksik bir kod vardır ki, o da Theodore'un bir
insan olduğu. Yine insanlar tarafından yazılan işletim sistemlerinin tek
hükmedemeyeceği şey o anki duygularımız. Sonrasında iki tarafta ilişkilerini
sorgularken, bir gün Theodore Samantha'ya bağlanamayacaktır.Baya
"connect" anlamında, internetten düşmek gibi. Karakterimizin yaşadığı
panik, telefonumuzun kilitlenmesi veya şarjının bitmesinden daha vahim bir
durum olarak karakterin suratına vuracaktır. Seyircinin filmin başından beri
haykırdığı gerçekle karakterimiz baş başa kalacaktır.
Tarih belirtilmeyen filmde, plazalar ve gökdelen manzaralı;
temiz ve modaya uygun giyimli insanların yaşadığı bir şehir tasvir edilmiş ve
arka planlar filmin gidişatına uygun bir şekilde hayatların eklenmesiyle sanki
dışarıda böyle bir hayat var hissi başarıyla işlenmiş. En iyi özgün senaryo Oskarını
sonuna kadar hak eden film aslında günümüz insanının gelecekteki haline
tarafsız bir ışık tutmuş. Joaquin Phoenix "Theodore" karakterini
başarıyla canlandırdığını gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Açıkçası ondan
daha iyi bir Theodore olamazdı. Scarlett Johanson'a gelince kendisi
beyazperdede görünmese de gözümde sürekli onu canlandırdığımı itiraf etmeden
geçemeyeceğim. Tonlamaları ve bedensiz oyunculuğuyla kusursuz bir iş ortaya
koyduğu için "En iyi ses Oskarı" olsaydı eğer gözü kapalı alırdı diye
düşünüyorum. Değişik senaryosuyla bir çok filme ilham verip, benzer filmlerin
çekileceğini hatta birçok Amerikan dizi ve Show programlarında filme gönderme
yapılacağına inanıyorum. Biraz bilim kurgu biraz dram olsa da sıkılmadan
izleyeceğinizi düşündüğüm samimi ve gerçekçi bir film.
İyi Seyirler.
Benzetmeleriniz ve yorumunuz harika olmuş ellerinize sağlık en kısa zamanda filmi izlemeyi düşünüyorum.
YanıtlaSilBunca zamandır izlememiş olmak beni üzdü. Konu itibariyle çok çekici gözüküyor. İlk fırsatta izleyeceğim kesin. Paylaştığınız yorumlar içinde teşekkürler. İzledikten sonra görüşmek üzere...
YanıtlaSilElinize sağlık çok güzel bir yorum olmuş
YanıtlaSilteşekkürler:)
SilZamanın nasıl geçtiğini anlayamadığım bir filmdi herkese tavsiye ederim
YanıtlaSilSeVdiM YoRuMuNu:))
YanıtlaSilEleştiriniz sonrasında filmi izledim ve bayıldım.
YanıtlaSilGünümüz klasiği olmaya aday, en iyi özgün senaryo oskarını sonuna kadar haketmiş bir filim.
Bu filmi nerden izliyebilirm acaba ?
YanıtlaSilBilim kurgu türünün aksiyon değilde aşk filmi tarzında olanından olmuş galiba elinize sağlık.
YanıtlaSilSize katılıyorum bilim kurgu kokusunu filmi izlerken alabiliyorsunuz. Bir çok bilim kurgu filminde olduğu gibi bu film de teknolojiye ve gelecekteki yaşam biçimimize ışık tutacak cinsten.
SilGoogle'a "her hd film izle" yazdığınızda karşınıza bir çok site gelecek. fakat benim size tavsiyem http://www.kat.ph/ adresinde arama çubuğunda "her" filmini aratıp bulmanız ve "download torrent" butonunu tıklamanız ve bit comet programı amacıyla indirmeniz yönünde. İlk seferde size işlem uzun gelebilir fakat daha kaliteli ve internete takılmadan film izleyebileceğiniz bir yöntem. Bu sitede izleyeceğiniz filmin hd kalitesinide siz seçebilir, daha önce izleyenlerin görüntü kalitesiyle ilgili yorumları da görebilirsiniz.
YanıtlaSilİyi seyirler...
Neden bu kadar az yazı var acaba bence çok yeteneklisiniz diğer yazılarınızıda bekliyorum kolay gelsin
YanıtlaSilTeşekkür ederim, fırsat buldukça yazmaya çalışıyorum, beni takip edin:)
SilHer, Jonze’un gösterişten uzak ve kişisel olduğuna inandığım başarılı bir senarist ve yönetmen işi. Abartısız olduğu kadar, abartılmaktan da uzak olmasına inandığım bu filmi yaklaşık yirmi dakika süren bir kısa metraj olarak seyretmiş olsam benim için çok daha özel ve unutulmaz olacağından adım gibi eminim.
YanıtlaSilEmeginize saglik çok güzel olmuş devamini bekliyoruz
YanıtlaSilTeşekkürler:)
SilCok guzel bir yorum olmus ellerine saglik. Gunumuzun ve gelecegin buyuk bir kandirmacasina farkli bir bakis acisina benziyor. Firsat bulur bulmaz ilk is izliyorum :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim:)
YanıtlaSil